Nevşehir Belediyesi ne yazıkki tarihe karşı olağanüstü bir kusur işleyerek kale civarındaki evleri ve işyerlerini yıkarak TOKİ’ye devretmiştir. Tarihin TOKİ’ye ev karşılığı devredilmesi kentleşme ve tarih bilincinden yoksunluğun ifadesidir. Kale çevresindeki tarihi yollar, eserler, ve evler yıkıldıktan sonra, çok önceden herkesin bildiği bir yeraltı şehri bulundu denilerek TOKİ devre dışı bırakılmıştır.

Seversiniz sevmezsiniz ayrı konu tüm medeni ülkeler tarihi yapıları aynen koruyup turizme açmakta ve tarihi doku üzerine yapılaşmaya asla izin vermemektedir. Şu an itibarıyle Nevşehir kalesi çevresi tarihinin, anıların katledildiği, bir keltepe konumundadır. En azından bu haliyle korunarak asla yeni yapılaşmaya izin verilmeden turizme açılmalıdır.

Bu bölge de tarihi yapılar tarihi camiler ve kiliseler, dükkanlar, tarihi sokaklar, Rumlarla Müslümanların birlikte yaşadığı alanlar yok edilmiştir. Oysa bu bölgenin aynen korunması gerekirdi. Bu bölge aynen korunsa idi belki de Göreme kadar tarihi önem taşıyan bir bölge olacaktı. Bu olanak Nevşehir’in elinden alınarak yok edilmiştir.

Müslümanlık öncesi döneme, Selçuklulara, Osmanlılara ve Türkiye Cumhuriyeti’ne tanıklık eden ve Nevşehir’in ilk yerleşim yeri olan bu bölgeyi yıkmak kimseye bir şey kazandırmaz. Ama çok şey kaybettirir.

Hem milliyetçi, muhazafakar geçinip hem de tarihi yıkmak benim ilime yakışmamıştır. Hatanın neresinden dönersen kardır derler eskiler. Bari bu haliyle koruyun kaleyi lütfen. Tarih bu kadar hatayı affetmez.