27 Aralık 1919 tarihi sonrasında yaşananlar...
Mustafa Kemal, ekibi ile Ankara'ya geldiklerinde para sıkıntısı çekmekteydiler. Bir hafta boyunca iaşelerini Ankara Belediye Başkanı temin etmişti.
Bir gece, Ankara Müftüsü Rıfat Efendi onları ziyarete gelmişti. Kahve ikram edeceklerdi Müftü Efendiye ama şeker yoktu. Çünkü şeker alacak paraları yoktu ve para sıkıntısı içindeydiler.
Mustafa Kemal'in ekibinden Mazhar Müfit, mahcubiyetinden ''Müftü Efendi, zannımca kahve içmezsiniz, değil mi'' diye sordu. Müftü Efendi de ''Evet, içmem'' diye cevap verdi. Mazhar Müfit, ''Ya sigara'' deyince, ''Onu da kullanmam'' dedi.
Müftü Efendi, onların para sıkıntısı çektiklerini biliyordu. Bundan dolayı tebessüm ederek, "Sizin biraz sıkıntıda olduğunuzu öğrendik. Az da olsa biraz yardımda bulunmayı vazife bildik." diye konuştu.
Mazhar Müfit, işi bozuntuya vermek istemediğinden, paralarının olduğunu, ancak parayı almak için bir de Mustafa Kemal ile görüşmek istediklerini söyledi.
Müftü Efendi de daha önce bu hususu Paşa ile görüştüğünü, teklif edilen paranın Mazhar Müfit'e verilmesini söylediğini belirtti.
Bundan sonra Müftü Efendi, cebinden çıkardığı "bin lira" kağıt parayı Mazhar Müfit'e takdim ederek, emir üzerine şeker alındı ve kahve ikram edildi.
Müftü Efendi, ''Şeker pahalı, hesap lazım! Size gelen giden çok olur, başa çıkılmaz!'' diye de bir espri yaptı.
Bu olaydan da anlaşılıyor ki, heyetin para sıkıntısı çektiğini fark eden Ankara esnafı, aralarında topladıkları "bin lirayı" müftü ile göndermişlerdi.
Ankara Müftüsü Rıfat Efendi, daha sonraki yıllarda Diyanet İşleri Başkanı olan Rıfat Efendidir.
İşte, Mustafa Kemal'in Ankara'daki ilk yılları böyle geçmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ne şartlarda, ne yokluklar içinde kurulduğunu ve sıfırdan başlayarak yeni bir devlet yaratıldığını 90 yılda ne çabuk unuttuk, ki bir milletvekili çıkmış, müstevlilerin yıktığı imparatorluğa özlem duyuyor.
Türkiye Cumhuriyeti, müstevlilerin yıkıp yaktığı Osmanlı'nın küllerinden yeniden doğan, yeniden dirilen bir Zümrüdü Anka'dır. Cumhuriyetimizin kıymetini bilelim.