Bugun...
ŞEHİR VE İMAR İSKAN


İbrahim Selvi
 
 

facebook-paylas
Tarih: 30-04-2018 13:19

Yurtdışında Almanya’da bir yakınım Antalya’da ziyaretime geldi. Havalimanında araç kiralamış, şehir içine gelecekmiş. Bana dedi ki, “ya akraba, bu Antalya’nın şehir merkezi neresi, tabelada şehir merkezi yazıyor ama bir türlü ulaşamadım merkeze.” Cevaben dedim ki, “Şehir merkezinin neresi olduğunu ben de bilmiyorum. Caddelerin, Avm’lerin olduğu mekanlar Şehir merkezi. Antalya’da şehir merkezi, Cumhuriyet meydanı; biraz mübalağalı 300-500 m2’lik Atatürk heykelli alan, meydan bilinir. Ama size yabancı ülkelerde meydan, şehir merkezi ne anlama gelir, nasıl olur irdeleyin.”



Yalnız, Nevşehir’in Gülşehir ilçesinin Karacaşar Kasabasının meydanı gerçek manada şehir meydanı, şehir merkezi, vilayetin bölge insanı bilir.  Aslen ben de Karacaşar doğumluyum. İlköğrenimim bu kasabada. Şimdi AKP’nin politikası gereği bu Türkiye örneği belde, Gülşehir’in Mahallesi oldu.

Kasaba denilince Karacaşar’ınkurucu reisi Salih Açıkgöz’den söz etmeden geçemeyiz. Salih bey 1968 yılında Karacaşar Köyünü kasabaya dönüştürme girişimini başlatan Karacaşarlı. Seçilen ilk Belediye Başkanı. Köyün şimdiki meydanını tasarlayan ve köye ilk altyapı kanalizasyon, elektrik ve şebeke suyu sağlayan adam Salih Reis. 1975!li yıllarda Anadolu’nun ücra bir köşesinde bir beldeyi  bugünün anlamında kazanılamayan modern bir kasaba yaratmış. Ayrıca Salih Reisin ağbeyi Av. Ali İhsan Açıkgöz de kasabanın ve Gülşehir’in geçmişi, tarihçesi ile ilgili araştırmalar yapıp, yaptığı çalışmaları kitaplaştırarak gelecek nesillere ulaşması babından kalıcılık sağlamıştır.

Salih Reis, ailesi ve yarattığı kasaba ile yazılacak çok güzel şeyler var, uzatmak değil. Av. Ali İhsan Bey, köyden Cumhuriyetin Hukuk fakültelerinin ikinci mezunlarından olsa gerek, bu durum sizce de dikkat çekici değil mi? Salih Reisi ve ahirete intikal eden atasını rahmetle anıyor, yadediyorum.

Şimdi, nerden bu konu? Şehirinden, kasabasından ve beldesinden haberi olmayan Başkanlar, Reisler var.  Şu Nevşehir, bu Nevşehir’in Belediye Başkanı ne iş yapar? Şehir merkezinden, İlçelerinden, mahallelerinden haberi var mı? Nevşehir son 15 yılda AKP‘ye nerdeyse ful vekil kazandırır. Peki Nevşehir’e son 15 yılda ne yapıldı? AKP ne zaman bir Nevşehir Vekilini Bakan yaptı? Yozgat Vekillerinin hepsi 15 yıl boyunca Bakan…

Nevşehir’in yanıbaşında nefes yakınlığında ilçeler var ve bu ilçeler son dönem Türkiye’nin incisi konumundaki vadi Kapadokya bölgesi olarak geçiyor. Tüm dünyanın ve Türkiye’nin gözü kulağı burda. Gülşehir şantiye şehir gibi. Geçtiğimiz yıllardaki ilgisizlik, biriken hizmetler, geçiştirilen yatırımlar bugün ilçenin önünde aşılamaz hizmet yığınına dönüşmüş. Durum böyleyken yeni  Başkan Vahdi Arısoy ilçenin tüm altyapısını yenilemekte. İçme suyu, kanalizasyon, arıtma ve üstüne bir de doğalgaz eklenince seyreyle gümbürtüyü... Şehirin bütün sathı şantiyeye dönüşmüş. Ancak bizim vekillerin haberi bile yok, ilgilenelim, hızlandıralım, ne yapabiliriz diye... Keza diğer ilçeler Avonos’un kenar mahalle ve sanayi civarı mezbelelikten farksız.

Daha vahimi valinin de hiçbir şeyden haberi yok. Niye söylüyorum bunu; Gülşehir’den Nevşehir’e yolcu taşıyan otobüs vari küçük dolmuşların yıllardır yolcu durağı olarak kullandığı  Metris’deki trafik ışıklarının yanı nasıl izah edilebilir? İnsanlar orda yazın sıcakta, kışın yağış ve soğukta nasıl ulaşım sağlıyorlar, nasıl ve nerde bekleme yapıyorlar; bir araştırın, sonra görüşelim. Böyle ilgisizlik, böyle alakasızlarla makam temsiliyeti olur mu?

Sayın Nevşehir vekilleri, Gülşehir’deki altyapı çalışmalarından haberiniz var mı? Bir el atınız! Geçen dönem burda yüzeysel olarak “İki kurum ve İki Adanmış Ruh” başlıklı yazımda,  ilçenin ihtiyaç ve ilgi gösterilmesi gerektiğine değindim, okuyup, anlamaya çalıştınız mı, Gülşehir’e gelip Başkan Vahdi Beyle görüşüp katkımız ne olabilir dediniz mi, hayır…

Kardeşim, demokrasinin gereği farklı parti, siyasi görüşlerde olmamız gayet tabii durum. Keza siyasi duruşumuz önce Anayasaya ve Hukuka bağlı, Hukuk dışı bir siyasi duruş, algı oluşturamayız. O zaman, bu işin, memlekete hizmetin, bizim  parti, o farklı parti anlayışı olmaz. Mesele Vilayet, İl; mesele memleket ve insanına hizmet. Yapacaksan insan üstü bir gayret ve takdir edilecek eylem, iş ve uğraşın içinde olacaksın, olmak durumundayız.

Ha bir de şöyle durum gelişti. Yukarıdaki Hükümet de işin kolayını, mazereti buldu. Ülkede ekonomik, döviz, faiz ve enfasyonvari huzursuzluklarda hemen bu dış güçlerin, dış mihrakların işi deyip; işin içinden çıkıyor. Başarıyı da kendilerine mal etmekten geri kalmıyorlar. Biz yaptık yapıyoruz, daha da yapacağız demekteler. İyi de başarısızlığın mazereti çok olur. Oysa, başarının tek faktörü bilgiyle çalışmak.

Yukarıda şehir merkezi -centrum- tanımını yazacaktım, konudan saptık. Önce şöyle söyleyim; şehir merkezinin meydanının nasıl olması gerektiğini görmek, bilmek isteyen, önce Karacaşar beldesine gidip görsün, sonra başka, Türkiye’de tanımına uygun ne bir şehir, ne bir Kasaba yok. Sonra Amsterdam, Paris ve Frankfurt gibi Avrupa şehirlerine ulaşmak gerek. Birşey hatırlarım; bu işler bakıp görmekle olmuyor. Anlamak, özümsemek, idrak etmek gerekiyor.



Bu yazı 1240 defa okunmuştur.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI